Meslek Yüksekokullarını kısaca şöyle tanımlayabiliriz: “2 yıllık bir öğretimle belirli meslek kolları için eğitim veren ve iş hayatına hazırlayan yüksek öğretim kurumlarıdır”. Bu ifade ülkemizin şartları göz önüne alındığında kulağa çok hoş gelmektedir. Bilimle ilgilenmeyi, uzmanlık yapmayı bazı nedenlerden (eğitim seviyesi, maddi durumlar, ilgi alanları, vb.) dolayı düşünmeyen gençlerin olabilecek en kısa sürede mesleki eğitim almaları ve iş hayatına atılarak dinamik bir iş gücü oluşturma fikri gerçekten de çok anlamlı durmaktadır. Bu kurumların bahsi geçen öneminden ötürü üzerinde düşünülmeli ve iyileştirmeler için çalışılmalıdır.
Öncelikle Nasibov’ un (2009) belirttiği gibi eğitimde dikkat edilecek 4 prensip vardır;
1- Kime öğretiyoruz?
2- Neyi öğretiyoruz?
3- Kim öğretiyor?
4-Nasıl öğretiyor?
Bu soruları 2006-2007 öğretim yılında Kastamonu’ da bulunan Ankara Üniversitesi Meslek Yüksekokulu’ nun birkaç bölümünün matematik derslerine girmem dolayısıyla yaptığım gözlemlere ve 2006-2011 yılları arasında MYO öğrencilerinin matematik sorularına yardımcı olarak edindiğim izlenimlere göre yorumlayacağımı belirtmek isterim.
(daha…)